29 Temmuz 2012 Pazar

Akyaka

29 Temmuz 2012
Akyaka'dayım

15 Eylül 2010 Çarşamba

Eski Dostlar...

Bir zaman dostlarım vardı, şimdi eski dost oldular. Geçen gün sadece bunu düşündüm. Neden?

Bir dost neden eski olur? Gerçek dost değildir mi? Yoksa hayat mı böyle olsun istedi. Düşündükçe de üzüldüm aslında.

Bir dost neden eski olur? Vakti zamanında neler paylaşmış, neler yapmıştık birlikte. Özlüyorum ben sanki.

Bir dost neden eski olur? O da istemiyordur belki böyle olmasını. Ama elinden birşey gelmiyordur. Acaba hangi durumda böyledir?

Bir dost neden eski olur? Birde farklı yönü var, hala görüştüğün dost, yıllardır yanımdadır ve sağlam bir eski dosttur. Ama değinmek istediğim konu bu değil. Yok olan dostlar... Neden yok olurlar demek daha doğru sanırım.

Canım sıkılır, moralim bozulur, keyfim kaçar eskiden ki dostlarımı düşününce. Neydik, ne olduk derim. Ne arar, ne sorar olduk. Neden böyle olduk? Bunun cevabını istiyorum ben. Var mı bi cevabı, yoksa boşuna mı uğraşıyorum.

Ne isterim peki?

- Dostlarımı isterim arkadaş... Sevdiklerimi, sevenlerimi...

- Dinleyecek olanı, dinleyeceğimi isterim arkadaş...

- Yanlız bırakmayanı, yalnız bırakmadığımı isterim arkadaş...

- Canı sıkıldığında vakitsizce arayanı, arayacağımı isterim arkadaş...

- Gerçek bir dost gibi seveni, sevdiğimi isterim arkadaş...

İşte bu nedenle gerçek dostlarıma, hiç bir zaman YOK olmamaları ve sağlam bir ESKİ Dost olmaları dileği ile...

5 Eylül 2010 Pazar

Gün Saymak...

Hani bekleriz, mutlu olacağımız günü. Bir an önce gelse de o gün mutlu olsam diye. Tabi o gün gelene kadar sadece o günü düşünürüz. Zaten o günü düşünürken bile mutluyuzdur. Çok geçmez, o gün gelir geçer. Sonrasında bir boşluğa düşeriz. Peki bu saatten sonra neyi bekleyeğiz? Ne için gün sayacağız? Ne için mutlu olacağız? Yeni bir mutlu olacağımız günü bekleyerek mi? Yo yo o kadar sabırlı olacağımı sanmıyorum. Bir an önce birşeyler olmalı. Değişmeli hayat baştan aşağı... Tabi nasıl olacağı konusunda hiç bir fikrim yok. :)

Gün ola, hayır ola...

21 Temmuz 2009 Salı

Bir Türkü Tutturmuşum...

Bu Günde Günlerden Cumadır Cuma
Yar Hamama Girme Kınanı Yuma
Ben Seni Sevmişem Kimseye Deme
Zalim Celek Vurmuş Yaram Var Benim
* * * * * * * * *
Bu Günde Günlerden Salıdır Salı
Sallan Gel Sevdiğim Sarılak Bali
Yoktur Dünyada Yarin Emsali
Zalim Celek Vurmuş Yaram Var Benim

Çok sevdiğim bir türkü... Bayburt yöresine ait... Beni benden alıp götüren ve bir daha geri getiren bir türkü...

Bu nedenle türküleri çok severim, insanları bir anlığına buralardan alıp götürüyor. Ah keşke birde götürüp geri getirmeyeni olsa...

Böyle dostlar... Sevgiler...

18 Temmuz 2009 Cumartesi

Hayat...

Arabanın içinde oturmuş çevreyi izliyorum. İnsanlar gelip geçiyor... Hepsi başka başka alemlerde. Kimisi düşünceli, kimisi şaşkın, kimisi mutlu, kimisi sinirli, kimisinin ise dünya umurunda değil... Ne acayip bir dünya değil mi? Her insan farklı düşünceler ile meşgul. Kim bilir ne dertleri ve gamları var... Şu an o kadar düşünceliyim ki ne yapacağımı bilmiyorum. Yaşamalı mıyım? Ya da ne yapmalıyım? Terki diyar mı gerekiyor yoksa? Yok yok... Çalışmalıyım... Ama nereye kadar? Ömrümün sonuna kadar böyle yaşayamam ki. Bir yol olmalı. Bir yol bulmalıyım. Allah'ım yardım et bana... Neden mutlu olamıyorum? Neden gülemiyorum? Neden neden?

28 Haziran 2009 Pazar

Yaşam'dan Ölüme...

Yıl 1982... Mevsimlerden kış... Aylardan Şubat... Ayın 18'i... Saat 11:30 dolaylarında dünyaya gelir Serkan...
Yıllar sonra neden geldim ben bu dünyaya diye binlerce kez kendine sorar bu çocuk. Her ne kadar sorsa da bir cevap bulamaz. Bu hayatı yaşamaya koyulur, her ne kadar başaramasa da. Hayat Serkan'a bir kaç beden büyük geliyor. Ne kadar daha yaşar bilinmezliğin içinde...

Sevgiler...

Bu Blogda Ara